Bel ağrısı, oldukça sık görülen, yaşam kalitesi üzerindeki olumsuz etkilerinin yanı sıra doğrudan (tanı ve tedavi giderleri) ve dolaylı (iş gücü kaybı) ekonomik kayıplar nedeni ile topluma maliyeti yüksek önemli bir sağlık sorunudur.
Ağrının kronikleşmesi ile ortaya çıkan sakatlık özellikle gelişmiş ülkelerde iş gücü kaybı ve üretim azalmasını etkileyen en önemli faktörlerden biri haline gelmiştir. Bel ağrısı bir aktivite (ağır kaldırma) ya da travma (düşme, çarpma) sonrası başlayabileceği gibi belirgin bir neden olmadan da ortaya çıkabilir. Dünyada yapılan araştırmalar insanların %80’ inin hayatları boyunca en az bir kez bel ağrısı yaşadıklarını ortaya koymuştur. En sık görülen ağrı tipi mekanik bel ağrısıdır.
Ankilozan spondilit (AS), özellikle omurgayı etkileyen, ağrılı, kronik, ilerleyici, sebebi bilinmeyen romatizmal bir hastalıktır. AS’ nin 8-45 yaş arası başlayabileceği bilinse de genellikle 15-30 yaş arası daha sık ortaya çıkmaktadır. AS hastalığının ortaya çıkmasında en önemli faktör genetik yatkınlıktır. AS erken tanısı için sorgulanması gereken hedef kitle 20’ yaşlarda bel ağrısı başlamış, üç aydan uzun süreli bel ağrısı olan hasta grubudur. AS omurganın yanı sıra sıklıkla sakroiliak eklemi(omurganın leğen kemiğiyle yaptığı eklem), daha az sıklıkla kalça ve omuz gibi büyük eklemleri tutar.
Mekanik nedenlere bağlı bel ağrılarından korunmak için;
12 Ekim 2022 tarihi Dünya Artrit Günü olup "Bel Sağlığı Demek Kaliteli Yaşam Demek”, "Ankilozan Spondilit Kalıcı Kamburluğa Neden Olabilir” temalarıyla toplum farkındalığının arttırılması ve bilgilendirilmesi amacıyla faaliyetler gerçekleştirilmesi planlanmıştır.